İlbey, Önder ve Adnan, Dinozor Parkı'nda heyecanla dinozorları aramaya başlarlar. Birlikte parkta gezerken, küçük ve sevimli bir Triceratops bulurlar.

Triceratops, ot yiyen bir dinozor olduğunu öğrenen çocuklar çok şaşırmışlar. Triceratops ile oyunlar oynayıp, onunla çok iyi arkadaş olmuşlar.

Çocuklar mağarayı keşfederken, eski bir sandık bulurlar. Sandığı açınca, içinden 'Sürpriz!' yazılı bir anahtar çıkar.

Anahtarla mağaranın kapısını açmayı deneyen çocuklar, kapının açılmasıyla çok mutlu olurlar. Birbirlerine sarılırlar ve parkta gezmeye devam ederler.

Bir süre sonra karşılarına devasa bir dinozor çıkar. Bu dinozorun adı Apatosaurus'tur ve o da ot yiyen bir dinozormuş.

Gezmeye devam ederken, çok uzun boylu bir dinozor olan Brachiosaurus'u görürler. Brachiosaurus ağaçların tepesindeki yaprakları yer.

Biraz daha yürüdükten sonra karşılarına korkutucu görünen bir dinozor çıkar: Tyrannosaurus Rex. T. Rex, 'Merhaba çocuklar, ben korkunç görünürüm ama aslında en sevdiğim yemek pizza!' demiş.

Sonra bir başka dinozor gelir, adı Velociraptor'dur ve o da et yiyen bir dinozordur. Velociraptor, 'Merhaba çocuklar, hızlı koşmamla ünlüyüm! Ama aslında en sevdiğim şey bisiklet sürmek!' demiş.

Ormanda yürürken, bir dinozor ağzını açar ve onlara doğru gelir. Bu dinozor onları görünce, 'Durun! Sizden kaçmak istemiyorum, sadece sizle selfie çekmek istiyorum!' demiş.

Çocuklar gülerek, 'Tabii ki!' demişler ve dinozora selfie çekmişler. Sonra üç arkadaş hemen hızlıca koşmuşlar ve arabalarına binmişler.

Evlerine döndüklerinde, yaşadıkları macerayı birbirlerine anlatırlar. Sonra odalarına gidip oyun oynamaya başlarlar. İlbey, 'Hadi yarış pisti yapalım, bu kadar macera yeter, eğlence zamanı!' demiş.

Üç arkadaş yarış pisti yaparlar ve çok eğlenirler. Dinozor Parkı'nda yaşadıkları macera, onların hayatlarına unutulmaz bir anı olarak kalır.